Meslek Seçim Kuramları

  1. Persons'un Özellik-Faktör Kuramı
  2. Anna Roe'nun İhtiyaçlar Kuramı
  3. Holland'ın Mesleki Tipolojisi
  4. Psikoanalitik Kuram
  5. Super'ın Benlik kuramı
  6. Ginzberg ve Arkadaşlarının Gelişim Kuramı
  7. Katz-Gelatt'ın Karar Kuramı

ÖZELLİK-FAKTÖR KURAMI

Dünyada ilk kez mesleği rehberliği başlatan kişi Frank Persons olmuştur. Persons 1908 yılında Boston'da bir mesleki büro açmıştır. Amerika' ya göç edenleri endüstri bölgelerine göre, özellik- faktör modelini uygulayarak yerleştirmiştir. Bu model 3 aşmalıdır:

Bireyin Analizi : Bireyin yetenekleri ve özel yetenekleri, ilgileri, ihtiyaçları, fizyolojik yapısı, sosyo- ekonomik düzeyi, kişilik özellikleri vb.

Mesleğin Analizi :Meslek hangi ihtiyaçları karşılar? Ve hangi yetenekleri karşılar? sorularına cevap arar.

Uzlaştırma : Bireyden elde edilen bulgular ile mesleğin bulgularını birleştirme işlemidir. Bu model ölçme- değerlendirmeye ve bilgi vermeye önem verir. Anlıktır,iş arama evresindeki bireyi uygun bir işe yöneltmeyi esas alır.1950'li yıllara kadar kullanılmıştır.

ANNA ROE' NUN İHTİYAÇLAR KURAMI

Roe meslek hayatına psikolog olarak başlamış daha sonra Maslow' dan etkilenerek kendine özgü bir kuram oluşturmuştur. Roe' nun ihtiyaçlar kuramı 2 düzeydedir:

1.Düzey : Pek orijinal bir tarafı yoktur, herkesin bahsettiği genetik yapıdan bahseder. Bireyin genetik yapısı meslek seçiminde etkilidir.

2.Düzey : Bireyin geçirdiği yaşantılar özellikle çocukluk yaşantıları anne- baba tutumları ile belirlenir. İhtiyaçların şiddeti, çeşidi genetik faktörler kadar meslek seçiminde etkilidir. Bireyin genetik yapısı çocukluk yaşantılarına bağlı olarak ortaya çıkar.genetik yapı ihtiyaçlarla birlikte meslek seçimini etkiler.Roe bazı anne- baba tutumları üzerinde de durmuş ve bu tutumların meslek seçimindeki etkilerine değinmiştir:

Aşırı Koruyucu Anne- Baba Tutumu : Bu tür anne- babalar çocuğun fiziksel ihtiyaçlarını karşılarlar ancak, aşırı istekte bulunan ve koruyucu tutumlarıyla çocuğun özgüvenini düşürürler. Bu durumda çocuk aza kanaat eder ve yüksek ihtiyaç düzeyine ulaşmak için çaba harcamaz, güdüleri azdır.

Reddeden Anne- Baba Tutumu : Çocukta sevgi yoksunluğu vardır. Çocuğun ihtiyaçları dengesizce karşılanır. Çocuk kasıtlı ya da kasıtsız reddedilebilir. En riskli gruptur.

Demokratik Anne- Baba Tutumu : Çocuğunu seven ve gelişimine katkıda bulunan anne- baba tutumudur. Çocuğun ihtiyaçları düzenli ve dengeli olarak karşılanır. Çocuğun hayatına egemen bir güdü yoktur.

Roe ihtiyaçlar hakkında bazı sayıltılarda bulunmuştur :

Rutin İhtiyaçlar : Sürekli ve aynı tarzda doyurulan ihtiyaçlardır. Bilinçsiz güdüleyici haline gelmezler. Örneğin çocuğun güvenlik ihtiyacı (para, maddi ihtiyaçlar) tam olarak karşılanmazsa bu kişi meslek seçiminde temel güdü olarak birinci derecede paraya yönelecektir

Alt Düzeydeki İhtiyaçlar : Nadiren doyurulduğunda bu ihtiyaçlar bilinçsiz güdüleyici haline dönüşür ve üst düzeydeki ihtiyaçların ortaya çıkmasını engeller. Yüksek düzeydeki ihtiyaçlar (kendini gerçekleştirme) doyurulduğunda tamamen ortadan kalktığı halde, alt düzeydeki ihtiyaçlar arada bir doyurulduğunda başat güdü haline gelir. Örneğin ailenin maddi durumu oldukça değişken, bazen iyi bazen de kötü olsun. Bu durumda çocuğun eline ne zaman para geçeceği belli değil. Çocuk temel eksikliğini çektiği şeye yönelecektir, seçeceği mesleklere para önemli bir etken olacaktır.

Uzun Yoksunluk Döneminden Sonra Doyurulan İhtiyaçlar : Bu tür ihtiyaçlar bilinçsiz güdü haline dönüşür ve bilinçaltını etkiler.
Roe bu sayıltıları anne- baba tutumları ile ilişkilendirmiştir. Roe, çalışmalarında aile yapılarını incelediğinde özellikle fen bilimlerine yönelenlerin aile yapılarının parçalanmış ve çocuktan uzak bir tutum içinde olduklarını; buna karşılık sosyal bilimlere yönelenlerin aile ortamlarının daha sıcak ve insen ilişkilerine önem veren tutumlar sergilediklerini tespit etmiştir. Bu çalışmalarına dayanarak da meslekleri şu şekilde gruplandırmıştır :

İnsanlara uzak meslekler :Aile aşırı serbest ya da mesafeli ise çocuklar nesnelere ve objelere yöneliyorlar. Aile ortamı içinde bulamadıkları ilgiyi başka alanlarda tatmin etmeye çalışıyorlar, bunu yaparken de insanlara değil objelere yönelmeyi tercih ediyorlar.

İnsanlara yönelim : Demokratik anne- baba tutumunda yetişen çocuklar insan ilişkilerinde ve sosyal ortamlarda daha başarılı olmakta, bu nedenle de insan ilişkilerinde aktif olabilecekleri mesleklere yönelmektedir.